Hem yeşil lojistik hem de sürdürülebilirlik mümkün mü?

Sürdürebilirlik konusu hakkında konuşan Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Ata, “Teorik olarak çalıştığım sürdürülebilirlikte çok ciddi etkileri var. Sürdürülebilirlik her kurum ve sektör için çok önemli. Bu anlamda bilincin oturtulması, kurum karar ve stratejiler için kaçınılmaz. Sürdürülebilir var olabilme ekonomik olarak bugünün ihtiyaçlarını yarından ödün vermeden karşılamaktır” dedi.

“Lojistik hizmet sağlayıcı tedarikçilerle çalışıyorsak çevreye etkisine bakılmalı”

Ata konuşmasına şöyle devam etti:

“Sürdürebilirlik kurum çıktılarına etkili oluyor. Karlılığına ve paydaşlarına etkisi var. Stratejik seviyede ele alınması gereken bir konu. Ekonomik, çevresel, büyük lojistik süreçler çevreye çok etkileri olan süreçler. Bu anlamda e-ticaret ‘yeşil lojistik’ öne çıkan kavramdır. Yeşil lojistik dediğimiz zaman lojistik kararların çevreye etkilerini düşündüğümüz kararlardır. Lojistik hizmet sağlayıcı tedarikçilerle çalışıyorsak çevreye etkisine bakmak gerekiyor.

“Her kurumun sürdürebilirliğe önem vermesi lazım”

E-ticarette odak noktası müşteri olduğunu dile getiren Ata, “Lojistik süreçte buna göre tanımlanıyor. Müşteri olarak sürdürebilir yerlerden alışveriş yapmak istiyoruz. E-ticaret şirketi; strateji, tedarik seçiminde sürdürülebilirliği ön plana almamış kurumlarda müşteriyi memnun etmez. Müşteriyi kazanmak elinde tutmaktan daha zor. Sadık müşteriler çok kıymetli. Her kurumun sürdürebilirliğe önem vermesi lazım.” dedi.

“Hizmetimizi daha sürdürülebilir bir şekilde yapmak istiyoruz”

Aras Kargo CFO Barbara Hagen ise “Sektörlerdeki küresel rekabet ve paydaşlar, paydaşların merkezinde başta tüketiciler olmak üzere bu bakış açısına göre, tüketiciler artık sektörlerin işimize alımlarına karşı daha duyarlı ve çeşitli segmentlerde iş dünyasında daha fazla duyarlı.’ ifadelerini kullandı. Ekonomi ve çevreyi %100 birbirine bağladıklarını nedeninse süper verimli bir operasyon sürdürülebilirlik mevcut olması olarak açıkladı. Hagen, “Yüzde 95 zamanında teslimat entegrasyonunda, bir yandan süper memnun müşterimiz var. Diğer yandan sürdürülebilir bir sürecimiz var. Hizmetimizi daha sürdürülebilir bir şekilde yapmak istiyoruz ve daha özgür. Karbon ayak izimizi zamanla azaltacağımız e-araçlara giderek daha fazla yatırım yapmak istiyoruz. Burada bir zorluk gördüğümüz yer, sonunda şarj ağıdır. İşte burada görüyoruz. Belediyelerden ve hükümetten bazı teşvikler alabilirsek harika olacak. 2022’de bu ayak izini nötralize etmek için karbon sertifikaları satın aldık.” dedi.

“Haftada ortalama 450.000 kamyon yük alıyor”

TIRPOT Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, “Öncelikle lojistiği çok iyi anlamak ve kavramak lazım. Lojistik çok eski bir kavram. Evinize bir paket geliyor. Türkiye’de bile her gün milyonlarca paket dağıtılıyor. Eğer o paket size geliyorsa onu bir yerlerde kamyon taşıyor, bir yerlerde geri taşıyor ve bir yerlerde emek, efor var. Bu efor bir taraftan müşteriyi memnun etmeye çalışırken bir taraftan da doğayı yemeye doğadan şeyleri götürmeye devam ediyor . Bugün Türkiye ile ilgili örnek verecek olursak,  Türkiye’de her gün pazartesi gününden pazar gününe ortalama 450.000 kamyon yük alıyor. Yolda gördüğünüz 3 kamyondan bir tanesinin boş gittiğini biliyor musunuz? Fotosentez ve bunu tolere etmek için bir kamyonun bir gün boşta gittiği karbondioksit emisyonunu telafi edebilmek için 2 tane yetişkin ağaç bir yıl boyunca çalışıyor.” ifadelerini kullandı.