worldef-banner 2024 istanbul
Ara
Close this search box.

E-ihracat üreticisini global satıcılarla buluşturan platform: PrinWork

E-ihracat, sadece satıcılara değil üreticilere de önemli fırsatlar sunuyor. Ancak çok kaliteli ürünler üreten üreticiler kendi ürünlerini e-ihracat ile global pazarlara sunma konusunda yeterli tecrübeye veya operasyona sahip olamayabiliyor. Satıcılar da e-ihracat odaklı kaliteli üreticileri bulmakta zorlanıyor. Bu noktada PrinWork devreye giriyor. 

E-ihracat üreticisini global satıcılarla buluşturan PrinWork, üretim ve tedarik sürecinde yaşanan aksaklıkları tespit ederek, üreticilerin e-ihracatını kolaylaştırıyor. Ayrıca, satıcıların da kaliteli üreticilerle buluşmasını sağlıyor.

PrinWork, e-ihracat yapmak isteyen üreticileri global satıcılarla buluşturuyor 

PrinWork, ShipEntegra’nın bir iştiraki olarak faaliyete başladı. ShipEntegra’nın geliştirilme süreci, 2017-2019 yılları arasında tamamlandı. Marka, dünya genelindeki 20’den fazla global pazar yerinde satış gerçekleştiren Türk satıcıların lojistik süreçlerini yönetmesini sağlıyor. Tüm pazar yerlerini tek bir platformda entegre ederek, sipariş ve teslimat yönetimi sağlıyor. Global pazar yerlerindeki entegrasyon süreçlerini kendi bünyesinde sağlayan ShipEntegra, bu süreçte üretici ve satıcılardan gelen talepler ışığında PrinWork projesini hayata geçirdi. PrinWork, e-ihracat üreticisini global satıcılarla buluşturan bir platformdur. Üretim ve tedarik sürecinde yaşanan aksaklıkların tespit edilmesi üzerine geliştirilen PrinWork platformu, güvenilir ve/veya ihracat odaklı üretici bulmada yaşanan zorluklar, kontrol mekanizmasına sahip olmayan üretim sürecinin satıcıları zor durumda bırakması, beklentiyi karşılamayan ürünler gibi sorunlara çözümler sunuyor. 

“Üreticiler satış konusunda yeterli tecrübeye sahip değil” 

PrinWork Kurucusu ve CEO’su Ali Ceylan, PrinWork ile mevcut satıcıların daha aktif satış yapabilmesini hedeflediklerini söyledi. “İkinci hedefimiz de ShipEntegra ile uluslararası piyasalarda sağladığımız güven ortamı sayesinde doğru üretici ve doğru satıcıyı buluşturarak mevcutta işleyen çarkın daha verimli hale gelmesini sağlamak oldu.” diyen Ali Ceylan, şu bilgileri paylaştı; 

“Bu kapsamda ulaşmak istediğimiz nokta; yurt dışında satış yapanların, tedarik etmek istediği ürünleri Türkiye’den temin edebilmesini sağlayarak hem ülkemizin ihracatını ve dolayısıyla istihdamını artırmak hem de Türkiye’yi global pazarlarda bir üretim merkezi haline getirmek. Tecrübelerimiz bize gösteriyor ki; üreticiler üretmeyi iyi biliyor ama satış konusunda yeterli tecrübeye sahip değiller. Satıcılar da satmayı biliyor ama güvenilir e-ihracat odaklı kaliteli üreticileri bulmakta sıkıntı yaşıyor. Numune sipariş veremedikleri için bazı riskler almak durumunda kalıyorlar. Bu da uçsuz bucaksız dijital dünyada e-ihracatın önündeki en büyük engel olarak karşımıza çıkıyor. PrinWork bu noktada hem katma değer oluşturuyor hem de riskleri minimize ediyor.” 

“PrinWork’te üreticiler ürünlerini global satıcılara sunma fırsatı buluyor” 

PrinWork’te iki farklı müşteri profili bulunduğuna dikkat çeken Ceylan, “Bu iki profile sunduğumuz hizmetler kendi içlerinde amaçlarına göre sınıflandırılıyor. PrinWork’te üretici profilindeki müşterilerimiz üretim organizasyonunu yönetebiliyor. Bu kapsamda numune siparişine ek olarak ürün paketlemeden lojistiğe, ekip yönetiminden satış faaliyetlerine kadar farklı birçok alanda hizmet sunuyoruz. Üretici firmalar, PrinWork’te global satıcı ile eşleşerek ürünlerini global pazara sunma fırsatı buluyor. Diğer bir müşteri profili olan satıcılar, en uygun üreticiye erişme imkânı yakalıyor. Güvenilir üretici bulma süreçlerini hızlı bir şekilde tamamlayarak siparişlerini oluşturuyor. Burada PrinWork’ün akıllı entegrasyon sistemi ile siparişler tek bir panelden adım adım yönetilirken, tedarik süreci de dijitalleştirilerek siparişler doğrudan alıcılara gönderiliyor.” ifadelerini kullandı. 

“E-ihracat kâr marjını artırmanın en iyi yolu” 

Ali Ceylan, e-ihracat sektörünün geleceğini de değerlendirdi. E-ticaret satıcılarının Türkiye’deki enflasyon ve döviz kuru baskısı nedeniyle düşük kâr marjlarıyla çalışmak zorunda kaldığına dikkat çeken Ceylan, “Bu durumda, e-ihracat yapmak kâr marjlarını artırmanın en iyi yolu olarak görülüyor. Her geçen gün gelişen yapay zeka teknolojisi, e-ihracatın zorluklarını azaltarak Türkiye’deki satıcıların küresel pazarlara daha az bilgi ve deneyimle kolayca açılabilmelerini sağlıyor. Dolayısıyla yapay zeka teknolojisinin e-ihracattaki en büyük fırsat olduğunu söylemek mümkün.” sözlerini aktardı. 

Ceylan, şöyle devam etti: “İlk olarak e-ihracatçıların en önemli sermayesinin ürün görselleştirme sürecinde olduğunu söylemek mümkün. Görsel tasarımın, fotoğrafçılığın ve görsel konseptlerin önemli bir sermaye olduğu Etsy ve Amazon gibi platformlarda, satıcılar belli bir maliyetle karşı karşıya kalıyorlar. Ancak yapay zeka teknolojisinin kullanımı sayesinde bu harcamaların önemli ölçüde azalacağı öngörülüyor. Bununla birlikte benzer ürünlere sahip satıcılar için doğru fotoğrafçılık ve liste oluşturma stratejilerine dikkat etmek önemlidir. 

PrinWork Kurucusu ve CEO’su Ali Ceylan

E-ihracat ve yapay zeka 

Yapay zeka teknolojilerinin e-ihracattaki avantajlarının sadece ürün görselleştirme ve listeleme konusunda olmadığını belirten Ceylan, şunları kaydetti: “Örneğin; yapay zeka teknolojisi sayesinde satıcılar, ürünlerinin pazarlama stratejilerini ve fiyatlandırmalarını daha verimli bir şekilde planlayabilirler. Yapay zeka, satıcıların tarihsel satış verilerini analiz ederek gelecekteki satışlarını tahmin etmelerine yardımcı olabilir. Ayrıca, satıcıların stoklarını ve siparişlerini otomatik olarak yönetmelerine olanak tanıyarak, operasyonel süreçlerini daha verimli hale getirebilir.” 

Ceylan, “Yapay zeka teknolojisi ayrıca müşterilerle etkileşimde de büyük bir rol oynar. Örneğin; chatbot’lar sayesinde müşterilerin sorularına anında cevap verilebilir ve sorunları hızlı bir şekilde çözülebilir. Yapay zeka, ayrıca, müşterilerin satın alma davranışlarını ve tercihlerini analiz ederek, onlara daha kişiselleştirilmiş bir alışveriş deneyimi sunulmasına yardımcı olabilir. Yapay zeka sayesinde satıcılar, ürünlerini daha hızlı, verimli ve doğru bir şekilde listeleyebilirler. Ayrıca, satıcılar müşteri memnuniyetini artırmak için daha kişiselleştirilmiş hizmetler sunabilirler. Tüm bu avantajlar sayesinde, yapay zeka e-ihracatın geleceği için büyük bir potansiyele sahiptir.” ifadelerini kullandı. 

PrinWork CEO’su Ceylan, e-ticaret satıcılarının başarısının, yapay zeka ve hızlı teknolojilere uyum sağlayabilme yeteneğine bağlı olduğuna işaret etti. Yakın gelecekte e-ihracat ve lojistik alanında yapay zeka uygulamasını piyasaya süreceklerini ifade ederek,  “Türk satıcıların ürünlerini hızlı ve doğru bir şekilde listeleyebilmelerine ve içeriklerini oluşturabilmelerine yardımcı olacak. E-ihracat yaparken satıcıların maliyetlerinin azalması sayesinde Türkiye, küresel pazarda daha fazla ürünle yer alacak ve başarı oranını artıracaktır.” 

“Türkiye neden Çin’in konumuna yükselmesin?” 

Ali Ceylan, son olarak PrinWork’ün kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerini anlattı. “En önemli hedefimiz, geliştirdiğimiz projeler ile Türk girişimcisinin global pazar yerlerinde en iyi noktaya gelmesini sağlamak.” diyen Ceylan, “E-ihracatın tabana yayıldığını görmek için elimizden geleni yapmaya gayret göstereceğiz. Türkiye neden Çin’in konumuna yükselmesin? Herkesin kolay bir şekilde e-ihracat yapıyor olması en büyük hedefimiz olacak.” dedi. 

Ceylan, şöyle devam etti: “Hedeflerimizin temelinde e-ihracat müşterisini büyütmek var. Bu büyüme vizyonu ile onların daha farklı pazar yerlerinde satış yapabilmelerini sağlamak önceliklerimiz arasında yer alıyor. Sonrasında globalde e-ihracat satıcılarınıb üretimlerini Türkiye’ye çekebilmek. E-ihracatın tabana yayılması için PrinWork projesini geniş kitlelere ulaştırmak da tabii ki en büyük hedefimiz. Üreticiyi büyütme amacını hedeflediğimiz projemizin lansmanını kasım ayında gerçekleştirmiştik.” 

“Amazon tarafından tanınan ilk Türk lojistik teknoloji şirketi olduk” 

Ali Ceylan, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’deki e-ihracat odaklı üreticilerin, üretimlerine destek olabilmek için hem ekspres hem de ekonomi seçeneklerimizi daha da artırmayı ve dolayısıyla alternatifli lojistik faaliyetlerini müşterilerimize sunmayı istiyoruz. Türk üreticisini büyüttükten sonraki hedefimiz, Türkiye’yi global pazar yerlerinde de dünyanın sayılı ülkeleri arasında adını duyurabilmek. Bu kapsamda da düzenli olarak global pazar yerleri ile görüşmelerimiz devam ediyor. 2023 yılı içerisinde birçok partnerlik anlaşmasının duyurusunu yapacağımızı söyleyebilirim. Başlangıç olarak da Amazon tarafından tanınan ilk Türk lojistik teknoloji şirketi olduk.” 

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Editor Seçimleri

İlginizi Çekebilecek Haberler