worldef-banner 2024 istanbul
Ara
Close this search box.

Hakan Aran: Aralıkta 100 baz puan faiz indirimi bekliyorum

Hakan Aran
Hakan Aran

Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, BloombergHT Genel Yayın Yönetmeni Açıl Sezen’in konuğu oldu. Aran, makro ekonomi ve bankacılık sektörüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. BloombergHT’nin internet portalında yer alan habere göre, Hakan Aran, Merkez Bankası’ndan aralık ayınca 100 baz puan daha faiz indirimi beklediğini söyledi. Merkez Bankası’nın kasım ayında yapması beklenen hareketi öne çektiğini belirten Aran, ABD faizlerindeki seyre bağlı olarak bu hamlenin zor olabileceğini ifade etti.

Hakan Aran: Kur düşsün istenmiyor

Aran, kurdaki yükselişin ihracatçıyı desteklediğine ve ithalatı pahalılaştırdığı için de yurt içindeki üretimi teşvik ettiğine işaret ederek, “Yüksek kurun bu kapsamda bilinçli bir tercih olduğunu düşünüyorum. Kur düşsün istenmiyor. O nedenle kur artışının, enflasyon etkisini hariç tutuyorum tabii, üretimi teşvik etmek için kullanıldığını sanıyorum.” dedi.

Aran, “Tüm merkez bankalarının nasıl bir baskı altında olduğunu biliyoruz. Tüm merkez bankalarında olduğu gibi bizde de bir baskı oluştu. Sektörün normal şartlarda Kasım-Aralık ayında beklediği indirimi, baskıyı savabilmek için TCMB’nin önden yapabileceğini düşünmüştüm.” dedi.

“TCMB’nin kararı rasyonalize edilebilir”

“TCMB kasım ayında yapacağı indirimi öne çekmiş gibi görünüyor. Ama piyasalar açısından bir risk aldığını düşünüyorum. Aralıkta bir 100 baz puan daha indirim öngörüyorum.” diyen Hakan Aran, “Sanayicinin belirsizliğinin para politikası aracılığıyla giderilmesi pek kolay değil. O yüzden belirsizliğin 6-8 ay devam edeceği, zor bir dönemden geçtiğimizi düşünüyorum. Piyasa da öngörülebilirliği istiyor. Hepimiz aynı gemideyiz. TCMB’nin kararıyla ilgili herkes eleştiri hakkını saklı tutmakla birlikte ben bunun rasyonalize edilebileceğini düşünüyorum. Doğrusu yanlışına denk gelebilir; çünkü konjonktür bize ileride faiz indirim imkanı sağlamayabilirdi.” sözlerini kaydetti.

“Faiz indirimi mevduat faizlerinde etkisini gösterdi”

Hakan Aran, şöyle devam etti; “TCMB’nin faiz indirimi mevduat faizlerinde hemen etkisini gösterdi. Bunun ticari kredilere yansıması hemen gerçekleşir. Bunun bireysel kredilere yansıması geç olacaktır. Bunun nedeni de makroihtiyati önlemlerle orada maliyetlerin artmasıdır. Bu zaten istenen bir şeydir. Öngörülebilirlikle birleşmeden faiz tek başına etkili bir unsur değildir. Krediyi alacak kişilerin ikna olması gerekir. Bu da 2-3 ay sürebilir. Rakamlara bakıldığında yatırımın katkısını görüyoruz. Şu an stokların eridiği ve üretimin arttığı bir dönemden geçiyoruz.”

“Yüksek kurun bilinçli bir tercih olduğunu düşünüyorum”

İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran

Aran, “Kurdaki yükselişin iki şekilde üretimi destekleyen yanı var. İhracat yapanlar kur arttığında ihracatlarını artırıyor. Üretim yapanlar ise ithalat pahalılaştığı için, içeride onun ikamesini yapabilir miyim diye düşünüyor. Yüksek kurun bu kapsamda bilinçli bir tercih olduğunu düşünüyorum. Kur düşsün istenmiyor. O nedenle kur artışının, enflasyon etkisini hariç tutuyorum tabii, üretimi teşvik etmek için kullanıldığını sanıyorum.” ifadelerini kullandı.

“Enflasyonu indirmeden kredi maliyeti düşmez”

“Enflasyonla mücadeleyi sıkı para politikasıyla yapma konusunda başarılı olamıyoruz. Arz fazlasıyla enflasyonun tek hanelere düşmesi olası.” diyen Hakan Aran, şunları ifade etti; “Bireysel kredilerde vade sınırlaması açısından 50 bin sınırının isabetli olduğunu görüyorum. Bu tutarda yüzde 45’lik bir seviyeye karşılık geliyor. Bireysel krediler tarafında yüzde 20’lik daralma olabileceğini düşünüyorum. Yerinde bir karar bu. 50 bin liraya kadar olan bölüm geçim sıkıntısıyla borç çevirme ile ilgiliyken, üzerindeki bölüm lüks tüketimle ilgili. Enflasyonu indirmeden kredi maliyeti düşmez. Kredi maliyetlerini daha da düşürmek istiyorsak enflasyonu da indirmemiz lazım.”

Aran, “Dolarizasyon konusunda çok uç bir noktadayız. Dolarize olmuş durumdayız. Müşteri davranışı olarak bu yıl her kur arttığında tasarruf sahibinin TL’ye geçtiğini görüyoruz. Buna karşın yabancı para mevduat azalmıyor, çünkü ciddi bir efektif girişi görüyoruz. İş Bankası’nda 4 milyar dolarlık döviz mevduatı çıkışı vardı ama 5 milyar dolarlık efektif girişi yaşandı. Bankacılık dışına çıkan kaynağın sisteme giriyor olması çok önemli. Kurda bu seviyeler vatandaşın dolarize olduğu değil, bozduğu seviyeler. Bu durum sermaye piyasalarına daha olumlu katkı sunacaktır.” şeklinde konuştu.

“Mevduattaki büyüme artacak”

“TL mevduattaki büyüme önümüzdeki dönem artacaktır. Büyük oranda bu büyüme dolardan çözülme, kredi büyümesi ve yüksek enflasyondan olacaktır. Önümüzdeki sene seçim ekonomisi olacağı için kredi büyümesi kaçınılmaz olacaktır. Bankaların sermayesi yeterli, büyümeyi finanse edebileceğini düşünüyorum.” diyen Aran, sözlerinin devamında şunları ifade etti;

“TL varlıkların ciddi bir iskonto gördüğünü düşünüyorum. Ucuz kalan varlıkların ciddi bir kâr fırsatı barındırdığını da düşünüyorum. Yüksek kur ve bu fiyatlar yabancılar için fırsat yaratacaktır. Yabancı girişinin de tekrar başlayabileceğini düşünüyorum. Dolayısıyla bu iskontonun mutlaka düzeltmesi yapılacaktır. BDDK’nın 30 Eylül’de takipteki alacaklar açısından daha önce belirlenen düzenlemeleri sonlandırmasıyla bilançolara 22-24 milyar TL yük gelecektir. Yüzde 3,6 civarında olan takipteki alacak rasyosunda ise 55 baz puanlık artış bekliyorum. Bu da ilave sermaye ihtiyacı açısından belirleyici olacaktır.”

“Enflasyon yüzde 15-17 bandında olur”

Hakan Aran, “Yüzde 5’lik büyüme beklentisinden yola çıkarsak enflasyon yüzde 15-17 bandında olur. Enflasyonun üzerine çıkacak bir kredi büyümesi de beklemem. Normal şartlarda enflasyon beklentimiz tek hanelere inmesi yönündeydi. Enflasyon inmediği için özkaynak karlılığımızı artırmak durumundayız. Bankaların da yapısal reformlara ihtiyacı var. Özellikle giderler tarafında. Enflasyona yakın bir özkaynak karlılığı başarı olur. Gelir dağılımındaki bozulma tüm planları alt üst edebilir. İhtiyacı gidermeden ihtiyaç kredilerini kısıtlayacak önlemlerin olumsuz etkileri olabileceğini düşünüyorum.” diye konuştu.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Editor Seçimleri

İlginizi Çekebilecek Haberler

allegro
Markalar

Allegro, Slovakya pazarına açıldı

Polonya merkezli online pazaryeri Allegro, Slovakya’da özel bir web sitesiyle hizmete girdi. Şirket, geçen yıl Çek Cumhuriyeti pazarına da açılmıştı.