worldef-banner 2024 istanbul
Ara
Close this search box.

E-ticaret kanununu değerlendirdiler

E-ticaret

Türkiye’de e-ticareti düzenleyen kanun 1 Ocak 2023 itibariyle yürürlüğe girdi ve önceki gün de kanunun nasıl uygulanacağını belirleyen yönetmelik yayınlandı.

Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanuna ilişkin İstanbul Bilgi Üniversitesi Rekabet Hukuku ve Politikası Uygulama ve Araştırma Merkezi Direktörü Doç. Dr. Kerem Cem Sanlı, Bloomberg HT’de katıldığı yayında e-ticaret yasasının detaylarını anlattı.

Yönetmeliğin kapsamı hakkında ayrıntılı bilgi verip değerlendirmelerde bulunan İstanbul Bilgi Üniversitesi Rekabet Hukuku ve Politikası Uygulama ve Araştırma Merkezi Direktörü Doç. Dr. Kerem Cem Sanlı, şunları kaydetti:

“Biliyorsunuz 6563 sayılı kanun, 7214 sayılı kanunla bu yaz değiştirilmişti. Değişiklikler de büyük ölçüde e-ticarette aracı hizmet sağlayıcılarına bazı yükümlülükler öngörüyordu. Özetle anlatmak gerekirse 3 eksende düzenleme vardı. Bunlardan bir tanesi e-ticaret aracı hizmet sağlayıcılar, yani burada kast edilen şey aslında elektronik platformlar, isimlerini herkesin bildiği pazar yerleri. Bu platformların satıcılarla olan ilişkilerini düzenliyordu. Varsayım da şuydu, bunlar satıcılar karşısında asimetrik bir güce sahip oldular, sözleşme ilişkisi bozuldu ve bunun düzelmesi lazım. Birinci eksen buydu. İkincisi bu pazarlarda yoğunlaşma vardı, tekelleşme vardı. Tekelleşmeye ilişkin e-ticaret aracı hizmet sağlayıcıları, bu platformlara bazı yükümlülükler getirmişti. Bu yönetmelik bu kanunla yapılan değişikliklerin aslında uygulama esaslarını belirliyor ve bazı hususlarda daha detaylı düzenlemeler getiriyor ki amaçlanan kanundaki hükümler pratikte nasıl anlaşılacak ve uygulanacak bunu belirliyor. Ve yine kanundaki sistematiğe uygun olarak da işte bu üç eksendeki düzenlemeler var.”

“Aracılık Sözleşmesine ilişkin düzenlemeler”

“Şimdi birinci eksen, elektronik aracı hizmet sağlayıcılar ile satıcılar arasındaki ilişkiler. Burada iki tane düzenleme var. Bir tanesi zaten kanunda vardı. Haksız ticari uygulamalar. Bunlar büyük ölçüde aynen muhafaza edilmiş. Bir iki tane örnek yeni haksız ticari uygulama yönetmeliğe eklenmiş. Dolayısıyla çok önemli bir yenilik ve ilerleme yok. Ama aralarındaki sözleşme ilişkisini düzenleyen aracılık sözleşmesine ilişkin emredici düzenlemeler gelmiş. Bu çok önemli, çünkü bundan böyle elektronik platform ile satıcı arasındaki aracılık sözleşmesi bir kere yazılı olacak ve bu sözleşme muhafaza edilecek ve içerisinde bulunması gereken asgari hükümler özellikle sona erme, askıya alma gibi hükümler emredici olarak düzenlenecek. Yani siz platform olarak sözleşme serbestisine uygun bir şekilde aracılık sözleşmesi kaleme alamayacaksınız. Buradaki içerik yönetmelikte çok daha net bir şekilde düzenlenmiş gözüküyor. Örneğin değiştirilme durumunun nasıl yapılacağı açıklanıyor. Sözleşme askıya alınacaksa ya da sonlandırılacaksa mutlaka bir süre verilmesi gerektiği satıcının savunmasının alınması gerektiği keza aynı şekilde nesnel gerekçeler belirtilmesi gerektiği açıkça bu yönetmelikte düzenlenmiş.”

“Satıcılar lehine olmayan bir düzenleme”

“Yine zikredilmesi gereken ilginç bir düzenleme, ödeme vadesi. Kanunda yenilik olarak da sunulmuştu. Biliyorsunuz platformlar üzerinde işlem yaptığınız zaman ödeme, platform üzerinden satıcıya aktarılıyor, Belli bir vade sonra. Hüküm diyordu ki beş gün geçecek şekilde ödeme yapamazsın. Yani sen paranı aldıktan sonra bunu en geç beş gün içinde satıcıya aktarmak zorundasın diyordu. Burada bir düzenleme yapılmış ve kredi kartı ile yapılan düzenlemeler… Karmaşık bir düzenleme ama meali şu: Banka ile yapılan anlaşmalarda valör tarihi ne kadar gün ise ki (30 gün olduğu söyleniyor) bunun sektör uygulamasında bu tarihten itibaren beş gün sonra yapabilirsin. Oysa uygulamada para çok daha erken bir sürede, 15-20 gün içinde platform hesabına girebiliyordu. Dolayısıyla burada satıcılar lehine olmayan bir düzenleme yapılmış gözüküyor. Yani bu beş gün içinde ödeme yükümlülüğü biraz çarpıtılmış gibi görünüyor.”

“Büyük ölçekli platformlara yükümlülük”

“İkinci eksendeki düzenlemeler yoğunlaşma meselesini konu alıyordu. Yani elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcılar pazarlarda yoğunlaştı ve bu tekelleşme meselesine ilişkin birtakım yükümlülükler öngörmek gerekir deniyordu. Burada da marka satış yasağı vardı, çok eleştiri konusuydu. Bu değişmemiş, aynen muhafaza edilmiş yönetmelikte. Yine lisans ücreti ve lisans yapma mecburiyeti vardı. Bu çok adaletsiz bir düzenlemeydi. Rekabet politikası açısından karşılığı olan bir düzenleme değildi. Bu muhafaza edilmiş kanundakine paralel olarak. İstisna vs de çok fazla tanımlanmamış. Dolayısıyla yönetmelik bu konuda daha iyi bir düzenleme yapmış gözükmüyor. Hala lisans alma mecburiyetleri var ve lisans almanın yegane şartı da ücret ödeme. Bu vergiler ve ücretler net işlem hacminin on binde üçü ile yüzde 25’i arasında yani platform üzerinden yapılan işlemlerin yüzde 25’ine kadar bir lisans ücreti ödenebiliyor. Bu pratikte büyük ölçekli platformlar bakımından olağanüstü bir yükümlülük getirecektir. Bunun fiyatları ve maliyetleri artıracağı ve büyümeyi engelleyeceğinden hiç tereddüt duymuyorum.”

“Reklam bütçesi sınırlamaları devam ediyor”

“Bunun ötesinde finansal eşiklere ilişkin birtakım yükümlülükler var. Veriyi nasıl kullandıracaktı, buna ilişkin bir şey yoktu kanunda. Bu ayrıntılı şekilde düzenlenmiş. Bunu olumlu buluyorum. Uygulamada nasıl gerçekleşeceği biraz mesele olabilir çünkü teknik altyapı uyarlama mecburiyetleri var. Belli sürelerde veri taşıma taleplerinin kabul edilmesi gerekiyor. Yani bundan sonra satıcılar kendilerine ait verileri platformlardan çekebilecekler ve rakip platformlara taşıyabilecekler. Bunu olumlu buldum çünkü, rekabeti artıracak bir şey. Bunun ötesinde platformlar satıcılarla münhasır sözleşme yapamayacaklar. Satıcılar başka platformlarla da istedikleri gibi çalışabilecekler. Reklam bütçesi sınırlamaları ve indirim bütçe sınırlamaları ne yazık ki devam ediyor. Bunlar detaylandırılmış. Maddede riskli bir düzenleme de var. Bunlar ne yazık ki çok olumlu olmayan düzenlemeler.”

Ticaret Bakanı Mehmet Muş: Tekelci yayılma tehlikesi bertaraf edildi

Yenişafak Yazı İşleri çalışanları ve muhabirleri ile bir araya gelen Ticaret Bakanı Mehmet Muş ise tam zamanında e-ticaret yasası adımını attıklarını belirterek yeni düzenlemeyle süper platformların yayılmacı politikalarının önüne geçildiğini ifade etti.
Küçük platformlara yaşama şansı vermeyen tekelci yayılma tehlikesini bertaraf ettiklerini anlatan Muş, “Tam zamanında bu yasayı çıkarttık. Buna engel olmasaydık piyasanın dinamikleriyle oynanabilirdi. Üreticiler çok büyük zarara uğrayabilirdi” diye konuştu.

Yeni yasayla birlikte güvence altına alınan internet ticaretine birçok yeni yatırımcının girmeye hazırlandığını ifade eden Muş, şu değerlendirmede bulundu: “Biz neyi yapmak istedik? Bir oyuncu değil, birden fazla oyuncunun olduğu bunların birbiriyle rekabet ettiği, tüketicinin ya da üreticinin alternatif yerlere gidebileceği bir düzenleme yaptık. ‘Sen beni buradan çıkarırsan ben başka yere giderim’ diyebilecek şirketler. Şimdi düzenlemeyle beraber yeni oyuncular piyasaya girecekler. Çok kişi hazırlık yapıyor. Bu bizim istediğimiz bir şey. Zamanında bir düzenleme yaptık. Bütün hayat buraya doğru akıyor. 10 sene sonra konvansiyonel ticaret e-ticaretin altında kalır.”

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Editor Seçimleri

İlginizi Çekebilecek Haberler

hepsiburada
Markalar

“2024, Hepsiburada için tavsiye yılı olacak”

Hepsiburada CEO’su Nilhan Onal Gökçetekin, Hepsiburada için 2024 yılının “tavsiye yılı” olacağını söyledi. Gökçetekin, “2024 yılında en önemli değişim online ödemelerde yaşanacak.” dedi.